Yasal olarak velayet anne ve babaya aittir. Reşit olmayan çocuğun velayeti kural olarak anne ve babaya ait olup; hakim gerekli gördüğü durumlarda vasi atayabilmektedir. Kısıtlı ergin bir çocuğun da vasi atanmadıkça velayeti anne ve babasına ait olmaktadır. Velayet nedir özellikle boşanma davalarında oldukça merak edilmektedir. Ekonomik ve sosyolojik olarak daha elverişli tarafa velayetin verildiği görülmekte olup oldukça ayrıntılı bir konudur. Çocuğun velayeti olamayan taraf ise velayet davası açarak bunu talep edebilmektedir. Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen hükümlere göre velayet çocuğun;
- Bakım
- Eğitim
- Korunması
- Temsili gibi görevleri kapsamaktadır.
Çocukların bu sayede koruyup gözetilmesi sağlanmaktadır. Aynı zamanda hak ve ödevlerini öğreterek yetiştirilmesi; geçiminin sağlanmasını da kapsar. İyi ve ahlak sahibi bir insan olarak yetiştirilmesini de kapsamakta olup velayetin kaldırılması ya da değiştirilmesi durumu yaşanmaksızın bu haklar bulunmaktadır. Fakat küçüğün menfaatini korumak üzere gerekli görüldüğü durumlarda anne veya babanın velayetinin değiştirilmesi ya da kaldırılmasına karar verilebilmektedir.
Evlilikte Velayet
Eşler arasında velayet evlilik birliği süresince beraber kullanılmaktadır. Ortak hayatın son bulmuş olduğu hallerde bu velayetin eşlerden birine verilmesi kararlaştırılabilir. Ebeveynlerden birinin ölümü halinde ise sağ kalana verilmektedir. Boşanma halinde çocuğu kendisine bırakılan eş velayeti alabilir. Buna ek olarak iki taraf da çocuğun velayetini almak istiyorsa hakim, küçüğün menfaatine göre karar verebilmektedir. Üvey çocuklarda da durum bu şekilde olmakla birlikte ergin olmayan küçüğün ihtiyaçlarının giderilmesi ve temsilini kapsamaktadır. Anne ve babanın evli olmadığı durumlarda ise velayet anneye ait olmaktadır. Annenin kısıtlı ya da vefat etmiş olması halinde ise velayetin babaya verilmesi kararlaştırılabilir. Buna ek olarak hakim çocuğun menfaatini gözeterek vasi de atayabilmektedir. Evlilikte velayet kullanılırken çocuğun menfaatini göz önüne almak gerekmektedir. Çocuğun hayatını düzenleme konusunda anne ve babanın hakkı bulunmakta olup çocuğun düşüncelerini göz önünde bulundurmaları gerekir. Yasal bir sebep olmaksızın çocuk anne ve babadan alınamamaktadır.
Velayetin Kaldırılması
Çocuğun korunması konusunda alınan önlemlerden fayda alınamadığı takdirde hakim velayetin kaldırılması için karar verebilmektedir. Anne ve babanın deneyimsizliği, başka bir yerde bulunması ya da hastalık neticesinde velayetten kaynaklanana yükümlerine yerine getirememesi buna örnek verilebilir. Çocuğa karşı yükümlülüklerin ağır bir şekilde ihmal edilmesi de velayetin kaldırılması için sebeplerden birisidir. Kaldırıldığı takdirde hakim karar verirken özel bir şekilde belirtmezse doğacak çocukları da kapsamaktadır. Kaldırılma kararı yerine veya öncesinde anne veya babanın velayetinin değiştirilmesine hükmedilebilmektedir. Çocuğun velayetini almış olan tarafın sonradan meydana gelen sebepler neticesinde yükümlülüklerini yerine getirmesinde imkansızlık yaşanması halinde bu yola gidilebilmektedir. Velayetin kaldırılması için bu görevin ağır ihmali gerekmektedir. Ölüm, başka bir yere gitme, başka bir kişiyle evlenme halinde de yapılabilmekte olup öncelikle çocuğun menfaati gözetilerek hakim tarafından gerekli karar verilmektedir.