Aldatmak suç mudur?

Aldatma suç mudur?” Aldatmak suç kapsamında yer almamaktadır. 1926 tarihindeki Türk ceza kanununda aldatmak yani zina suç olarak tanımlanıyordu ama günümüze kısmen yakın tarihler olan 1996 ve 1998 tarihlerinde sırayla suç olmaktan ve suç olarak tanımlanmaktan çıkarıldı. 1996 yılında erkeğin gerçekleştirdiği zina olarak kabul edilen aldatma eyleminin suç sayılması kaldırıldı. 1998 tarihinde de kadının gerçekleştirdiği zina olarak kabul edilen aldatma eyleminin suç olarak sayılması konulan yeni maddeler ile kaldırıldı. Dolayısıyla 1926 tarihindeki Türk ceza kanununda yer alan ve hapis cezası içeren tüm maddelerde geçersiz olarak sayılmaya başladı.
Aldatma suç mudur? Günümüz şartlarında aldatma kanunen herhangi bir hapis cezası gerektirecek bir suç olarak kabul edilmemektedir. Kullandığımız Yeni Türk Ceza kanununda konuyla ilgili eylemlere herhangi bir ceza da öngörülmemektedir. Dolayısıyla herhangi bir yaptırımı yoktur. Aldatan tarafa kadın veya erkek olsun herhangi bir dava açılamaz, herhangi bir para cezası istenemez.
Ama tüm bu suçlar dışında herhangi bir boşanma davası söz konusu olduğunda aldatmak her ne kadar ceza gerektiren bir suç olarak görülmese de aldatan eş için bir kusur olarak görülür ve verilecek kararı doğrudan olmasa da etkileyicidir.

Aldatmanın tanımı nedir?

Kanunlarda aldatmak suç mudur? konusunun tam bir tanımı olduğu gibi aldatmanın da tam bir tanımı bulunur. Buna göre eşlerden birinin kadının ya da erkeğin karşısındakini başka birisiyle tam ya da dolaylı olarak cinsel yolla ilişki yaşaması aldatma olarak tanımlanır. Bu tam olarak olmasa bile buna giden yollar da aldatmanın varlığını belirleme konusunda belirleyici olmaktadır.

Hangi fiiller aldatmaya teşkil eder?

Somut bazı olaylar aldatma kusurunun işlendiği olarak kabul edilir. Aldatmak suç mudur konusunda fiilin kanıt olarak teşkil edebilmesi için:

  • Kadının bir erkek ile yarı çıplak banyosunda saklanırken yakalanması
  • Kadının yalnız olduğu zamanlarda gece başka bir erkeği evine alması
  • Yatakta erkeğin başka bir kadın ile uygunsuz fotoğrafının olması
  • Başka bir kadın ile karı-koca hayatı yaşaması
  • Sevgilisini başkalarına eşi olarak tanıtması
  • Farklı zaman ve yerlerde başka bir kadın ile fotoğraflarının olması
  • Aldatma fiilin işlendiğini kanıtlayacak çeşitli otel kayıtları
  • Cinsel ilişki yaşandığına dair mesajlaşmaların ortaya çıkması
  • Kadının eşi yurt dışındayken gebe kalması

Sosyal medya üzerinden ya da direk telefonla mesajlaşmak temel alınarak aldatma fiilinin gerçekleştiği üzerine kanıt sunulamaz. Bu mesajlar kanıt olarak kullanılamamaktadır. Türk Medeni Kanunu ve Yargıtay’a göre, davranış aldatma kapsamına girmiyorsa, haysiyetsiz yaşam sürdüğü gerekçesiyle boşanma davası açılabilmektedir.

Aldatan eşin sevgilisine dava açılabilir mi?

Aldatan eşin sevgilisi/kız arkadaşı, kişisel çıkarları nedeniyle aldatan eşin kişilik haklarına tehdit, gasp, şiddet vb. davranışlarda bulunur, aile mahremiyetini ihlal eder, özel hayatına müdahale eder, gizli bir alana girer, bazı özel bilgileri sızdırır ise dava açılabilmektedir. Yani aldatılan eşin kasten veya zarar verme kastıyla itibarını ve haysiyetini zedelenirse, aldatılan eş, diğerinin kız arkadaşına manevi zarar vermek için dava açabilir. Ancak bunun yanında, eşin sevgilisi/kız arkadaşı aldatılan eş ve çocuklarının kişilik haklarını ihlal eden tehdit, şantaj, şiddet vb. davranışlarda bulunmaz ve “kasıtlı, incitici” bir davranışta bulunmaz ise, diğer eşin sevgilisi/kız arkadaşına manevi tazminat davası açılamamaktadır.

WhatsApp'ı Aç
Yardıma mı ihtiyacınız var?
Merhaba,
Butona tıklayarak Hukuk danışmanınız ile iletişime geçebilirsiniz.